search
Cem Avcıoğlu
Cem Avcıoğlu
Diğer Yazıları

Engelsiz Yaşam İçin İstihdam

Bir 3 Aralık Dünya Engelliler Günü'nü daha geride bıraktık. 1992 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun kararı ile ilan edilen gün, toplumun her alanında engelli bireylerin haklarını ve refahını teşvik etmeyi ve engelli bireylerin durumuna dair politik, sosyal, ekonomik ve kültürel yaşamın her alanında farkındalık arttırmayı amaçlıyor. Hukuki çerçevelerle hakları güvence altına alınmış olmasına karşın, bugün dünyadaki 1 milyara yakın engelli birey bulundukları topluma tam anlamıyla dahil olmakta çeşitli engellerle karşılaşıyor. Karşılaştıkları engellerin en zorlu olanlarından biri ise istihdam alanında.

Engelli bireylerin büyük bölümü çalışma çağında olmasına karşın eşit istihdam fırsatlarına ulaşmakta güçlük çekiyor. Bu alanda şu ana kadar elde edilen kazanımların sınırlı olması hem söz konusu bireyler hem de toplumların bütünü için yadsınamayacak maliyetler yaratıyor. Ekonomiye sınırlı katılımın bir sonucu olarak engelli bireyler daha yüksek yoksulluk oranları ile karşı karşıya kalıyorlar. Engelli bireyler ile engelli bireye sahip aileler, gıda güvenliği, barınma, temiz suya erişim, sanitasyon ve sağlık hizmetlerine erişim gibi alanlarda toplumun diğer kesimlerine göre ortalamada daha fazla yoksunluk yaşıyor.(1) Engelli istihdamı konusundaki mevcut tablonun ulusal düzeydeki sonuçlarına bakıldığında ise Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) hesaplamaları çarpıcı nitelikte. Söz konusu hesaplamaya göre engelli bireylerin istihdam oranının engelli olmayan bireyler seviyesine çekilmesi halinde gelişmekte olan ülkelerde %3 ila %7 arasında gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYH) artışı söz konusu olabilir.(2)

Türkiye’ye döndüğümüzde, Ulusal Engelli Veri Sistemi’nde yer alan verilere göre bugün sistemde kayıtlı olan engelli sayısının 2,54 milyon olduğunu görüyoruz. Bu bireylerin içerisinde çalışma çağında olanlarının sayısı 1,73 milyon (%68). Türkiye İş Kurumu'nun (İŞKUR) açıkladığı Ağustos ayı verilere göre ise kayıtlı çalışan engelli birey sayısı yalnızca 112 bin seviyesinde. Söz konusu rakamlar engelli bireyler arasındaki kayıtlı istihdam oranının %6 ile ülke geneline göre çok daha düşük kaldığını gösteriyor. Öte yandan özellikle gelişmekte olan ülkeler örneğinde uluslararası çalışmalar engelli bireylerin yüksek oranda güvencesiz çalışma koşulları içinde olduğunu vurguluyor. Bu da sorunun bir başka boyutunu oluşturuyor.

İstihdamda engelli bireylerle toplumun geneli arasındaki büyük farkın yalnızca fiziksel engellerden değil, genel tutum ve bilgiye erişim alanındaki zorluklardan da kaynaklandığını söylemek mümkün. İş hayatında ayrımcılığı yok etme yolunda engelli bireylerin kapsanması önemli bir adım niteliğinde. Bu yalnızca yasa ve politikaların değişimini değil, aynı zamanda özel sektörün konuya dahil olmasını gerektiriyor. Kapsayıcı çalışma yerleri yaratmak, engelli bireylere istihdam sağlamak, iş eğitimleri yoluyla becerilerin artırılması ve eşit kariyer fırsatlarının sağlanması özel sektörün bu alandaki çabalarını yoğunlaştırabileceği dört tamamlayıcı unsur olarak öne çıkıyor.


(1)World Health Organization (2011). World Report on Disability 

(2)ILO (2015). Report on Disability