search

Turizmde nitelik mi, nicelik mi

Son dönemde TL’de yaşanan değer kayıplarının yabancı turistlerin ülkemize olan ilgisini artırdığı yönündeki haberlerin sıklıkla basında yer aldığını görüyoruz. Bir ülke para birimindeki değer kaybı ya da kazanımı o ülkeye başka ülkelerden gelecek ziyaretçiler için bütçe kısıtı bağlamında elbette etkili bir değişkendir. Ancak burada dikkati başka bir noktaya çekmek istiyoruz. Türkiye özelinde düşünürsek, potansiyel bir tatilcinin tatil rotasına karar verme sürecinde, TL’deki değer kayıp ya da kazanımlarının etkisinin payı nedir? Karar verme sürecinde etkili olabilecek başka faktörler de değerlendirilmeli midir?

Turist sayısı ve USD/TL kurunun zaman içerisinde hareketini gösteren aşağıdaki grafik, bu kararı etkileyen başka faktörlerin de olduğuna işaret etmektedir.

Nitekim TL’nin yabancı para birimleri karşısındaki değeri ile turist sayısı (turizm talebi) arasındaki ilişkiyi inceleyen çalışmalarda farklı bulgulara ulaşıldığı görülmektedir. Bazı çalışmalarda TL’deki değer kaybının turist sayısında önemli bir artışa neden olduğu sonucuna varılırken bazı çalışmalarda ise bu iki değişken arasında anlamlı bir ilişki bulunamamıştır. Farklı görüşlerin oluştuğu bu konuya biz de TSKB olarak, “TSKB Bakış” rapor serimizde Turizm: Yine, Yeni, Yeniden adlı çalışmada mercek tuttuk. Söz konusu çalışmada basit bir regresyon denklemi kurularak ülkeye gelen turistler için TL’deki değer kaybının ne derece etkili bir değişken olduğuna bakılmak istenilmiştir.

Modelden tahmin edilen parametreler, TL’de meydana gelebilecek %10’luk bir değer kaybının turist sayısında sınırlı ancak anlamlı bir artışa neden olabileceğini ifade etmektedir. Bu sonuç beklenen bir durumu teyit ediyor olmakla birlikte, etki miktarının çok sınırlı olması analizi bir adım öteye taşımayı gerekli kılıyor. Her ne kadar bütçe kısıtının anlamlı bir değişken olduğu teyit edilse de, etkisinin az olması turistlerin seyahat planlamalarında çok-faktörlü bir karar mekanizmasının var olduğuna işaret ediyor.

Nitekim modelde yer alan AR(1) değişkeni de bu görüşü destekliyor. Turist sayısının bir dönem gecikmeli değerini ifaden eden AR(1)’in ağırlığının nispeten yüksek olması, ülkeye gelen turist sayısının bir önceki yıl gelen rakamla yakın ilişkide olduğunu gösteriyor.

Bu noktada maliyet kanalına ek olarak, “hizmet kalitesi”, “memnuniyet” gibi niteliksel unsurların öne çıktığını söyleyebiliriz. Bu bağlamda Türkiye’de turizm sektörünün geleceğini konuşurken, daha niteliksel adımlara yoğunlaşmak faydalı olacaktır.

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Diğer Blog Yazıları