search
Şakir Turan
Şakir Turan
Diğer Yazıları

Yatırımlarda Ayrışma ve Dirençli Kalan Makine-Teçhizat Yatırımları

2022 ikinci çeyrek gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) verilerinin detayları bir süredir büyüme kompozisyonunda gördüğümüz tablonun büyük ölçüde korunduğunu gösterdi. Her ne kadar alt kalemlerde ayrışma olsa da toplamda gayrisafi sabit sermaye oluşumu GSYH büyümesine pozitif katkı yaptı. Jeopolitik belirsizlikler ve ihracattaki yavaşlama ile beklentilerin zayıflamaya başladığı bu dönemde makine-teçhizat yatırımlarında güçlü artış sürdü. Talep görünümündeki kırılganlıklara rağmen yurtiçi finansal koşullardaki destekleyici duruşun yatırımların dirençli kalmasında etkili olduğu görülüyor.

Beklentilerle ve yüksek frekanslı öncü verilerle uyumlu olarak 2022 ikinci çeyrekte güçlü büyüme sürdü. Takvim ve mevsim etkisinden arındırılmış GSYH çeyreklik bazda %2,1, takvim etkisinden arındırılmış GSYH yıllık bazda %7,3 büyüdü. İç talepten büyümeye gelen katkı 4,8 yüzde puan olurken, net dış talep büyümeye 2,7 yüzde puan katkı yaptı. İç talebin bileşenlerine baktığımızda en yüksek katkının yurtiçi yerleşiklerin tüketim harcamalarından geldiğini görüyoruz. Kamu harcamalarının katkısı 0,3 yüzde puan ile sınırlı kalırken, yıllık bazda %4,7 artan yatırımlar büyümeyi 1,2 yüzde puan destekledi.

Bu dönemde yatırımlar içerisinde belirgin bir ayrışma gözlendi. Makine-teçhizat yatırımlarındaki %17,8’lik yıllık bazda güçlü büyümeye karşın inşaat yatırımlarında %10,9’luk daralma dikkat çekti. Söz konusu dönemdeki gerçekleşme ile inşaat yatırımları art arda dördüncü kez daralırken, makine-teçhizat yatırımları kesintisiz büyümesini on birinci çeyreğe taşıdı. Böylece, diğer yatırımlarla birlikte makine-toplam yatırımları pozitif bölgede tutan kalem oldu.

Bununla birlikte, makine-teçhizat yatırımlarında bu güçlü performansın devamı açısından talebin seyrinin ve finansman koşullarının önemi artıyor. Her ne kadar iç talepte yavaşlama sınırlı kalsa da ticaret ortaklarımızdaki zayıflayan büyüme görünüme bağlı olarak dış talep koşullarının zorlu bir tablo ortaya koyduğunu söyleyebiliriz. Bir süredir değindiğimiz gibi yüksek emtia fiyatları gelişmekte olan ekonomilere ihracatımızı destekliyor. Fakat Avrupa’da enerji krizi ve ABD’de faiz artırımları ile sıkılaşan finansal koşullar jeopolitik belirsizliklerle birlikte küresel ticareti baskılıyor.

Talep kaynaklı yaşanabilecek bir yavaşlamanın etkisini kısmen sınırlayacak şekilde, devam eden kredi genişlemesinin makine-teçhizat yatırımlarını kısa vadede desteklemesini bekleyebiliriz. Ancak şirketlerin artan işletme sermayesi ihtiyacından dolayı kredi büyümesinin yatırımlarda büyümeye dönüşümü beklendiği kadar güçlü olmayabilir. Bununla birlikte, orta vadede talep kaynaklı etkiler ve kredi büyümesinde yaşanabilecek yavaşlamanın yatırımlarda sınırlayıcı etkisi ortaya çıkabilir.