Derin ve “temiz” bir nefes için

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği ekibinin işbirliğiyle, bu yıl ilk kez “Hava Kirliliği ve Sağlık” temalı bir küresel konferans düzenlendi (30 Ekim-1 Kasım, İsviçre).

“Hava kirliliği” mevzusunun, sağlık ve çevre gibi pek çok boyutu var. Dünya genelinde hava kirliliğine bağlı sebeplerden ölen kişi sayısının yılda 7 milyona yaklaştığı tahmin ediliyor. İklim değişikliğini hızlandırma etkisi de olan hava kirliliğine karşı atılacak her adımın, deniz seviyesindeki yükselme ve kuraklık gibi doğal afetlere karşı mücadeleye de katkı sunması bekleniyor. Velhasıl, konu gerçekten çok boyutlu.

Bunun için de konferans şu üç temel alanda çözümler aramayı hedefliyor:

Temiz kentsel ulaşım
Atık yönetimi
Hane halkı enerji tüketimi stratejileri

Doğal olarak konferansın davetlileri de Sağlık ve Çevre Bakanları, hükümet temsilcileri, uluslararası kuruluşların temsilcileri, yerel yönetimler, sivil toplum örgütleri, akademisyenler gibi çok geniş bir yelpazeyi kapsıyor.

Bu geniş yelpazedeki katılımcılardan, WHO’nun hava kalitesi kriterlerine uyumla ilgili olarak politikalar üretmeleri bekleniyor. Bu konuda kısa süre içerisinde atılacak en önemli adım olarak da küresel bir kampanya öne çıkıyor: Hayatı Teneffüs Et Bu internet bağlantısında hava kirliliğine dair ilginç bilgiler var. Örneğin Türkiye’de hava kirliliğine dair yıllık ölüm sayısının 33,657 olduğunu bu sayfadan öğreniyoruz. Almanya’da bu rakam 37, 281. Kendi adıma, alternatif enerji üretimi ile öne çıkan Almanya’da bu rakamın Türkiye’den yüksek olmasına çok şaşırdığımı söylemem gerek.

Bu sayfadan şehirlerin hava kirliliğine bakmak da mümkün. Örneğin İstanbul’da ve İzmir’de hava kirliliği; WHO tarafından önerilen limitin sırasıyla 3,3 ve 3 katı seviyesinde.

Küresel Finans Merkezi olma hedefindeki İstanbul’un örnek aldığı Londra, WHO limitinin sadece %10 üzerinde. New York, limitin %30 altında, yani epey temiz. Ancak dünya genelinde her büyük şehir bu kadar şanslı değil. Dünyamız hızla kirlenirken, hava kalitesi de bozuluyor. Hepimiz için “temiz bir nefes” talebi devam ediyor!